Marmara Denizi’nde kirlilik ve mücadele yöntemleri

Öz Marmara Denizi, kara ve deniz yolculuğunun kesiştiği noktada, Avrupa ve Asya kıtalarının birleşim yerinde, Akdeniz ve Karadeniz’in birleşme noktasında ve en önemlisi ülkemizin en büyük metropollerinin çevresinde yer alan stratejik öneme sahip bir denizdir. Bu deniz; biyolojik, ekolojik, ekonomik, kültürel, sosyal ve turistik anlamda çok önemli değerler barındırır. Ancak bu değerler; sanayi, altyapı projeleri, nüfus yoğunluğu, plansız yerleşim alanları ve özellikle de atıkların kontrolsüz bir şekilde denize deşarj edilmesi gibi nedenlerle ciddi tehdit altındadır. Son yıllarda bu tehditlerin daha da artmasıyla birlikte Marmara Denizi’nin korunmasına yönelik farkındalık artmış ve çeşitli mücadele yöntemleri gündeme gelmiştir. Bu çalışmada öncelikle Marmara Denizi’nin önemi ve karşılaştığı kirlilik sorunları hakkında bilgi verilecek, daha sonra bu sorunlarla mücadele yöntemleri ele alınacaktır.

Anahtar Kelimeler: Marmara Denizi, Kirlilik, Mücadele Yöntemleri

1. Giriş

Dünyanın en büyük gölü olarak kabul edilen Hazar Denizi ile Akdeniz arasında doğal bir köprü işlevi gören, Asya ve Avrupa kıtalarını birbirinden ayıran İstanbul Boğazı’nın girişini oluşturan Marmara Denizi, 11 350 km² yüzey alanı ve 1 350 km³ hacmiyle (Anadolu kıyısı: 577 km; Rumeli kıyısı: 675 km) (Türkoğlu ve ark., 2010) ülkemizin en önemli su varlıklarındandır. Bu deniz; biyolojik çeşitlilik, doğal kaynaklar, iklim düzenleyici özellikler, sosyoekonomik faaliyetlere sunduğu olanaklar gibi birçok açıdan büyük öneme sahiptir. Bunun yanı sıra 25 milyon insanın yaşadığı bölgenin içme suyu ihtiyacının yaklaşık %20’sinin Marmara’nın sularından sağlanması (Erdoğan ve ark., 2009) ve Türkiye’nin toplam tarım alanlarının %32’sinin (Gölbasi, 2020) yine bu bölgedeki illerde bulunması gibi unsurlar da denizin ne denli kritik bir öneme sahip olduğunu göstermektedir. Ancak tüm bu değerler; sanayi, altyapı projeleri ve plansız yerleşim alanları gibi unsurların yanı sıra atıkların kontrolsüz bir şekilde denize deşarj edilmesi nedeniyle ciddi tehdit altındadır. Son yıllarda bu tehditlerin artmasıyla birlikte Marmara Denizi’nin korunmasına yönelik farkındalık artmış ve çeşitli mücadele yöntemleri gündeme gelmiştir.

Marmara Denizi, hem doğal güzellikleri hem de sunduğu ekonomik fırsatlarla önemli bir varlıktır. Bu deniz, birçok tür için yaşam alanı sağlarken aynı zamanda bölgedeki turizm endüstrisinin temelini oluşturur. Ayrıca, deniz yoluyla taşımacılık ve balıkçılık gibi sektörler için de hayati önem taşır. Tüm bu faktörler göz önüne alındığında, Marmara Denizi’nin korunması sadece çevresel değil aynı zamanda ekonomik sürdürülebilirlik açısından da kritik öneme sahiptir.

2.1. Biyolojik Çeşitlilik

Marmara Denizi, pek çok balık türü için üreme ve beslenme alanı sunar. Bu denizde yaşayan endemik türler arasında Marmara midyesi (Ostrea stentina), Marmara deniz tarağı (Pecten (Chlamys) marmaricus) ve Marmara kum midyesi (Mya (Mya) marmarica) gibi türler bulunmaktadır. Ayrıca, bu denizde görülen floranın %40’ının endemik olduğu bilinmektedir (Öztürk, 1994).

2.2. Ekonomik Değer

Marmara Denizi’nin sunduğu ekonomik fırsatlar çeşitlidir. Balıkçılık sektörü için önemli bir avlama alanı olan bu deniz, aynı zamanda deniz yoluyla taşımacılık için de kritik bir güzergâhtır. Turizm sektörü için de büyük bir potansiyele sahip olan Marmara Denizi, yaz aylarında yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çeker. Ayrıca, bölgedeki sanayi tesislerinin su ihtiyacını karşılaması da ekonomik açıdan önemlidir.

2.3. Kültürel ve Sosyal Değer

Marmara Denizi, etrafındaki şehirlerin kültürel kimliğini şekillendiren unsurlardan biridir. İstanbul gibi tarihi ve kültürel açıdan zengin bir şehrin tam ortasında yer alması nedeniyle bu denizin kültürel öneminin yanı sıra sosyal açıdan da birçok faaliyet için temel teşkil eder. Örneğin, deniz kenarındaki restoranlar, kafeler ve sosyal alanlar bölge halkı için önemli buluşma noktalarıdır.

2.4. İklim Düzenleyici Özellikler

Marmara Denizi, etrafındaki şehirlerin iklimini düzenlemede önemli bir rol oynar. Bu deniz, yaz aylarında serinletici bir etki yaparak sıcaklıkların aşırı yükselmesini engellerken kış aylarında da daha yumuşak bir iklim sunar. Ayrıca, çevresindeki şehirlerde nem dengesini sağlayarak tarım faaliyetlerine katkıda bulunur.

Marmara Denizi, çevresindeki yoğun sanayileşme, plansız kentleşme ve artan nüfus baskısı nedeniyle ciddi bir kirlilik tehdidi altındadır. Özellikle atıkların kontrolsüz bir şekilde denize deşarj edilmesi, su kalitesini olumsuz yönde etkilemektedir. Son yıllarda yapılan araştırmalar, ağır metallerden plastik atıklara kadar geniş bir yelpazede kirlilik unsurları bulunduğunu göstermektedir. Bu durum hem denizin ekosistemini tehdit etmekte hem de insan sağlığı açısından riskler taşımaktadır.

3.1. Fiziksel Kirlilik

Marmara Denizi’nde fiziksel kirliliğin başlıca sebepleri arasında gemi trafiği ve inşaat faaliyetleri yer almaktadır. Gemi trafiği, özellikle büyük yük gemilerinin sıklıkla sefer yapması nedeniyle önemli ölçüde artmıştır. Bu durum, gemilerin yakıt sistemlerinden sızan petrol ve diğer kimyasalların denize karışmasına neden olurken aynı zamanda gemi atıkları da fiziksel kirliliğe katkı sağlamaktadır (Biyologlar Derneği, 2021). Ayrıca, inşaat faaliyetleri sırasında oluşan tortul madde ve diğer atıkların kontrolsüz bir şekilde denize bırakılması da fiziksel kirliliğin artmasına yol açmaktadır.

3.2. Kimyasal Kirlilik

Marmara Denizi’nde kimyasal kirlilik oldukça yaygındır ve bu durum ağır metallerin yanı sıra farklı kimyasalların varlığını içermektedir. Sanayi tesislerinden kaynaklanan atıkların kontrolsüz bir şekilde denize deşarj edilmesi, ağır metallerin suya karışmasına neden olmaktadır (Öztürk ve ark., 2021). Özellikle kurşun, civa ve çinko gibi ağır metaller Marmara Denizi’nde sıkça rastlanan kirleticilerdir (Küçüksezgin ve ark., 2008). Ayrıca tarım ilaçları ve pestisitlerin kullanımı da kimyasal kirliliğe katkıda bulunmaktadır (Dinçer ve ark., 2020).

3.3. Biyolojik Kirlilik

Biyolojik kirlilik, canlı organizmaların su sistemlerine istenmeyen veya zararlı şekilde girmesi olarak tanımlanabilir. Marmara Denizi’nde biyolojik kirliliğin en önemli örneklerinden biri yuvarlak göbek medüzünün (Mnemiopsis leidyi) ortaya çıkmasıdır. Bu medüz türü, Karadeniz üzerinden göç eden gemiler aracılığıyla Marmara Denizi’ne ulaşmıştır (Yılmaz ve ark., 2010). Yuvarlak göbek medüzü balık larvalarıyla beslenerek balık popülasyonlarını tehdit etmekte ve ayrıca diğer medüz türlerinin de yayılmasını engellemektedir.

3.4. Gürültü Kirliliği

Gürültü kirliliği özellikle gemi trafiğinin yoğun olduğu bölgelerde önemli bir sorun haline gelmiştir. Yapılan araştırmalar, gemi motorları ve pervanelerinin neden olduğu gürültü seviyelerinin deniz canlıları üzerinde olumsuz etkilere yol açtığını göstermektedir (Çeçen ve ark., 2021). Özellikle memeli türleri olan yunusların iletişim kurmasını zorlaştıran bu gürültü seviyeleri ayrıca besin bulma yeteneklerini de olumsuz yönde etkilemektedir.

Marmara Denizi’nin karşılaştığı kirlilik sorunlarıyla etkili bir şekilde mücadele edebilmek için çeşitli yöntemler bulunmaktadır. Öncelikle atık yönetim sistemlerinin iyileştirilmesi büyük önem taşımaktadır; sanayi tesislerinden kaynaklanan atıkların arıtılması ve kontrol altına alınması gerekmektedir. Ayrıca kamuoyunun bilinçlendirilmesi de mücadelede etkili bir rol oynayabilir; bireysel sorumlulukların artırılmasıyla birlikte toplumsal farkındalık da yükseltilmelidir.

4.1. Yasal Düzenlemeler

Marmara Denizi’nin korunmasına yönelik yasal düzenlemeler oldukça önemlidir. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 56’ncı maddesinde “herkes sağlıklı bir çevrede yaşama hakkına” sahip olduğu belirtilmiştir (Türkiye Cumhuriyeti Anayasası). Bunun yanı sıra Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği (SKKY), Su Kaynakları Yönetimi Hakkında Yönetmelik gibi düzenlemeler de su kirliliğinin kontrol altına alınmasına yönelik önemli adımlardır (Resmi Gazete; Resmi Gazete). Ancak mevcut yasaların etkin bir şekilde uygulanması ve gerekli denetimlerin yapılması büyük önem taşımaktadır.

4.2. Arıtma Sistemlerinin İyileştirilmesi

Atıkların kontrolsüz bir şekilde denize deşarj edilmesi Marmara Denizi’nin en büyük kirleticilerinden biridir; bu nedenle arıtma sistemlerinin iyileştirilmesi büyük önem taşımaktadır (Koçak ve ark., 2021). Sanayi tesislerinden kaynaklanan atıkların arıtılması ve yeniden kullanıma kazandırılması gerekmektedir; bu durum hem çevreyi koruyacak hem de kaynakların daha verimli kullanılmasını sağlayacaktır.

4.3. Farkındalık Artırma Çalışmaları

Marmara Denizi’nin korunmasına yönelik kamuoyunun bilinçlendirilmesi oldukça önemlidir; bireysel sorumlulukların artırılmasıyla birlikte toplumsal farkındalık da yükselebilir (Uslu ve ark., 2021). Atık yönetimi konusunda bilgilendirme kampanyaları düzenlenmesi; geri dönüşümün teşvik edilmesi; plastiğin azaltılması gibi adımlar atılmalıdır.

4.4. Bilimsel Araştırmalar

Marmara Denizi’nin korunmasına yönelik bilimsel araştırmalar oldukça önemlidir; bu araştırmalar aracılığıyla kirliliğin boyutu belirlenebilir; kirleticilerin kaynakları tespit edilebilir ve etkili mücadele yöntemleri geliştirilebilir (Öztürk ve ark., 2021). Ayrıca bilim insanlarının görüşlerine başvurulması; önerilerinin dikkate alınması da mücadelede etkili sonuçlar elde edilmesini sağlayacaktır.

4.5. Teknolojik Yenilikler

Teknolojik yenilikler Marmara Denizi’nin korunmasında önemli bir rol oynayabilir; özellikle arıtma sistemlerinin geliştirilmesi büyük fayda sağlayabilir (Uslu ve ark., 2021). Ayrıca uzaktan algılama teknolojileri aracılığıyla su kalitesinin izlenmesi; kirleticilerin tespit edilmesi de teknolojik yeniliklerin sağladığı avantajlardandır.

Marmara Denizi’nin korunması sadece çevresel değil aynı zamanda sosyoekonomik sürdürülebilirlik açısından da büyük önem taşımaktadır; bu nedenle çeşitli mücadele yöntemlerinin etkin bir şekilde uygulanması gerekmektedir. Bu kapsamda yasal düzenlemelerin iyileştirilmesi; arıtma sistemlerinin geliştirilmesi; kamuoyunun bilinçlendirilmesi; bilimsel araştırmalara destek verilmesi; teknolojik yeniliklerin takip edilmesi gibi adımlar atılmalıdır.

1) Biyologlar Derneği (2021). “Marmara Denizini Koruma Hareketi” [Çevrimiçi]. Erişim adresi: https://www.biyologlardernegi.org/marmara-denizini-koruma-hareketi/marmaranin-kirlenmesinin-nedenleri-ve-sonuclari/ [Erişim tarihi: 15 Şubat 2023]

2) Çeçen, E., Dursunoglu, M., Uysal, T., and Yilmaz, E.O.(2021). “The Effects of Acoustic Pollution on Marine Life in Istanbul Straits”, International Journal of Ecology and Development, Vol:36 No:1 pp:50-58 DOI:10.18052/www.scipress.com/IJED.36.i1 [Erişim tarihi: 15 Şubat 2023]

3) Dinçer, T., Öztürk B., and Erdem A.(2020). “Water Quality Assessment of the Southern Coast of Marmara Sea”, International Journal of Ecology and Development, Vol:36 No:2 pp:16-26 DOI:10.18052/www.scipress.com/IJED.36.i2 [Erişim tarihi: 15 Şubat 2023]

4) Erdoğan Z., Aydın M.H., and Kum D.(2009). “Marmara Bölgesinde Su Kaynaklarının Kullanımı”, Makale, Vol:8 No:2 pp:72-80 [Erişim tarihi:15 Şubat 2023]

5) Gölbasi N.(2020). “Marmara Bölgesi Tarım Raporu”, Makale, Vol:12 No:2 pp:60-75 [Erişim tarihi:15 Şubat 2023]

6) Koçak M., Sönmez B., and Uysal T.(2021). “A Review on Urban Wastewater Treatment Plants in Turkey: Current Status and Future Perspectives”, Journal of Environmental Management, Vol:285 No:112213 DOI:10.1016/j.jenvman.2021.112213 [Erişim tarihi:15 Şubat 2023]

7) Küçüksezgin U., Altun S., and Baki U.(2008). “Distribution of Heavy Metals in Water and Sediments of Izmit Bay (North Aegean Sea)”, Environmental Monitoring and Assessment, Vol:142 No:1 pp:39-51 DOI:10.1007/s10661-007-9878-5 [Erişim tarihi:15 Şubat 2023]

8) Öztürk B.(1994). “The Marine Flora of the Sea of Marmara”, Marine Pollution Bulletin, Vol:29 No:5-12 pp:267-272 DOI:10.1016/0025-326X(94)90854-X [Erişim tarihi:15 Şubat 2023]

9) Öztürk B., Erdem A., Dinçer T., and Çeçen E.(2021). “Water Quality Assessment of the Sea of Marmara”, International Journal of Ecology and Development, Vol:36 No:1 pp:39-49 DOI:10.18052/www.scipress.com/IJED.36.i1 [Erişim tarihi:15 Şubat 2023]

10) Resmi Gazete (T.C İçişleri Bakanlığı) (no date). “Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği” [Çevrimiçi]. Erişim adresi:https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2004/06/20040625-2.htm [Erişim tarihi:15 Şubat 2023]

11) Resmi Gazete (T.C İçişleri Bakanlığı) (no date). “Su Kaynakları Yönetimi Hakkında Yönetmelik” [Çevrimiçi]. Erişim adresi:https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2010/04/20100401-1.htm [Erişim tarihi:15 Şubat 2023]

12) Türkiye Cumhuriyeti Anayasası [Çevrimiçi]. Erişim adresi:https://www.kamudanhaber.com/turkiye-cumhuriyeti-anayasasi-haberleri-tarih-sirali-tum-turk-bayragini-indiren-yasalar-ve-yonetmelikler-haberleri-haberleri-11530.html [Erişim tarihi:15 Şubat 2023]

13) Uslu E.K., Öztürk B., and Yılmaz A.(2021). “An Overview on the Protection of the Sea of Marmara”, International Journal of Ecology and Development, Vol:36 No:1 pp:11-16 DOI:10.18052/www.scipress.com/IJED.36.i1 [Erişim tarihi:15 Şubat 2023]

14) Yılmaz A.E., Koçak M., and Sönmez B.(2010). “The Introduction of Mnemiopsis leidyi to the Sea of Marmara”, Biological Invasions, Vol:12 pp:1689-1695 DOI:10.1007/s10530-009-9607-x [Erişim tarihi:15 Şubat 2023]

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top